Bu makale gösterimsel kaydırma olarak bilinen değiştirgenin D2 edinimini araştırmaktadır. Gösterimseller öncülü bağlamda bulunan sözlüksel birimlerdir. Örneğin, “ben” ve “sen” adılları sırasıyla konuşmanın konuşucusunu ve dinleyicisini gösterir. Ancak bazı diller çekimli iç tümcelerde bulunan gösterimsellerin bağlama alanını kaydırır ve bu sözlüksel birimler ana tümcede bulunan başka bir öncüle bağlanır. Diğer bir deyişle, diller gösterimselleri kaydıran ve kaydırmayan diller olarak kabaca ikiye ayrılabilir. Buradan hareketle, D1’in D2’de gösterimsel kaydırma değiştirgeninin edinimine etkisi nedir sorusu gündeme gelmektedir. Bu çalışmada bu soruyu cevaplamak için ana dilinde gösterimsel kaydırma olan ve olmayan öğrenci gruplarının Türkçe edinimleri üzerinden bir deney yapılmıştır. Sonuçta, Türkçenin gösterimsel kaydırma yaptığı ve öğrencilerin ana dili konuşucularının kaydırma seviyelerinin gerisinde kaldığı sonucuna ulaşılmıştır. Ancak kaydırma yapan ve yapmayan dillerden gelen öğrenciler arasındaki edim farkı istatistiksel olarak önemsiz seviyededir. Çalışma ayrıca Türkçe ana dili konuşucularının bu değiştirgen ile ilgili başka çalışmalarda ulaşılan konuşucu yargılarını tekrarlamakta ve yeni öngörüler sunmaktadır.
Gösterimsel kaydırma değiştirgen yeniden ayarlama D2 edinimi D1den aktarım Evrensel Dilbilgisi
This paper investigates the L2 acquisition of a specific syntactic phenomenon known as indexical shift. Indexicals are lexical items that pick their referents in discourse. For instance, ‘I’ and ‘you’ refer to the speaker and addressee of the conversation. In some languages, however, indexicals may shift to pick a different referent in the matrix clause when they are embedded in a finite complement clause. In other words, languages are largely divided into two groups: shifting and non-shifting languages. Therefore, a natural question to ask is to what extent does L1 affect the L2 acquisition of indexical shift? To answer this question, I carry out an experiment with learners of Turkish from shifting and non-shifting languages and find that L1 has no effect on the learners’ level of native-like performance. Turkish strongly favours shift and learners fall behind native speakers. But the difference between learners from shifting and non-shifting languages is insignificant. The paper also reiterates and elaborates on the judgments of native speakers previously attained elsewhere.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |
Bu eser
Dergi DOI:10.18492/dad