İnsan bildirişiminde çıkarımların rolünü gözden kaçıran yukarıdaki anlayışa bir tepki olarak gelişen ve edimbilim i bilişsel bir çerçevede ele alan yaklaşım ise 1986 yılında Bağıntı Kuramı'nı ortaya atmış ve bildirişim olgusunu konunun gerektirdiği bir devingenlik içinde tanımlamıştır. Böylelikle bağlam adı verilen psikolojik oluşumun sözceyle birlikte verildiği anlayışı terk edilmiş, tersine, bir sözceyi yorumlayabilmek için gerekli olacak bilgiler bütününün -bağlamın- konuşma anında oluşturulması gerektiği öngörülmüştür. Bu doğrultuda edimbilim çalışmalarına ilk kez 'maliyet' kavramı getirilmiş, bir sözcenin yorumlanması için harcanacak zihinsel enerji ile bu çaba karşılığında ulaşılacak anlam(lar) arasındaki dengenin niteliği, sözkonusu sözcenin dinleyici için bağıntılı olup olmayacağı sorusunu yanıtlamada kullanılmıştır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 1994 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1994Dilbilim Araştırmaları 1994 |
Bu eser
Dergi DOI:10.18492/dad